Merhaba,

İsmim Berkay. Düzce’de tıp okuyorum. Hayat boyu öğrenci olmayı gerektiren bir bölümde okuduğum ve hayatın farklılıklarını hem gezerek, hem de okuyarak keşfetmeyi sevdiğim için İngilizce bilmenin hem meslek hayatımda, hem de sosyal yaşantımda önemli bir yeri olacağının bilinciyle çıktım bu yola. Bu nedenle de mezun olmadan fırsatını bulduğum anda yurtdışında dil eğitimimi gerçekleştirdim.


Öncelikle tam olarak nereye gitmek istediğime ve nasıl bir İngilizce eğitimi almak istediğime karar verdim. Kendimi nasıl bir kültürün, nasıl bir yaşamın içinde bulmak istediğimi düşündüm. Türk öğrencilerin ve göçmenlerin çok fazla olmadığı, güzel vakit geçirebileceğim, karmaşık olmayan bir yere gitmek istiyordum. Sonuç olarak İngiltere ya da Amerika’ya değil, İrlanda'ya gitmeye karar verdim. Bununla beraber gideceğim şehri, okulu, konaklamayı, hatta kullanacağım telefon hattına kadar birçok şeyi de planlamam gerektiğini gördüm. Kendi açımdan kararımı verdikten sonra bu işi yapan şirketleri internet üzerinden araştırmaya başladım. Geçmiş yıllarda programa katılan bir arkadaşım bana EduGate Yurtdışı Eğitim Danışmanlık firmasının bilgilerini verdi. Şirketle iletişime geçtim ve daha sonra ailemle birlikte Volkan Bey’i ofisinde ziyaret ettik. İrlanda’yı hemen hemen bütün detaylarıyla anlattı. Okul kısmında ise önceliklerimin ne olduğu söyledim ve hem butik, hem de zincir okulların fiyatlarını çıkarmasını rica ettim. Günün sonunda tüm dünyada bilinirliği diğerlerinden daha fazla olduğu için Kaplan International English Dublin Dil Okulu’ndan yana kullandım tercihimi. Hem pratik yapma şansımı en yüksek seviyeye çıkarmak, hem de kahvaltı, akşam yemeği, rutin temizlik, alışveriş vb. işlerle vakit kaybetmemek için İrlandalı bir aile ile kalmayı tercih ettim.

Okula ve konaklamaya karar verdikten sonra geriye sadece gerekli evrakları toplamak ve vizeye başvurmak kaldı. Vizeye başvurduktan çok kısa bir süre sonra başvurum onaylandı. Tam da burada bir şey söylemek istiyorum. Bu kısım ilginizi çekebilir. Volkan Bey bana İngiltere Turist Vizesi istemem halinde kendisinin yardımcı olabileceğini söyledi. Doğrusunu isterseniz buraya gelmeden önce birçok yerle hem telefonda, hem de ofislerinde görüştüm ve kimse de bana “İstersen İngiltere için de turist vizesine başvuralım, birbirlerine çok yakınlar, çok ucuza gidebilirsin Londra’ya. Oradaki arkadaşların başka ülkelerden olacak ve vize problemleri olmayacak. Senin de böyle bir problemin olmasın.” diye telkinde bulunmadı. İngiltere için de turist vizesine başvurduk ve o vizeyi de aldım ☺ Bunun faydasını Dublin’e gidince gördüm. Dünyanın her yerinden öğrenciler var ve Cuma günü okuldan sonra 20 - 30 Euro gibi fiyatlara gidiş dönüş uçak bileti alıp Londra’ya gitme şansımız vardı. Bu da ancak (Türk pasaportundan dolayı) İngiltere turist olursa mümkün olurdu. Gerçekten çok harika bir detaydı benim için. Volkan Bey’e bir kez daha teşekkür ediyorum bunun için. İngiltere’yi de görmüş oldum ☺ 
Ben eğitimimi tamamladım ve Türkiye'ye döndüm. Oradaki ilk zamanlarda biraz zorlandım. Çünkü ilk kez bir başkasının evinde kalıyordum ve odamdaki eşyaları ve Türkiye’den götürdüğüm abur cuburları saymazsak ☺ evdeki hiçbir şey bana ait değildi. Ancak aile fertleriyle biraz samimi olduktan sonra hiçbir zorluk çekmedim. Çünkü her şeyde olması gerektiği gibi evin içindeki insanlara da saygı çerçevesinde yaklaştığınız zaman hiçbir konuda zorlama veya kısıtlama yapmıyorlar. Aksine sohbet ettiğiniz zaman gayet neşeli insanlar olduklarını da göreceksiniz. İki ay boyunca kaldığım Dublin'i kesinlikle herkese tavsiye edebilirim. Zaten ben de en az bir kez daha gitmeyi düşünüyorum. Gördüğüm her yerden farklı bir yer. Bir film setinde gibisiniz. Orada bulunduğum süre içinde şehri ve İrlanda’nın diğer bölgelerini gezme fırsatım da oldu. Dublin’in çok pahalı bir şehir olduğunu söyleyemem açıkçası. Gittiğiniz yerlerde verdiğiniz paranın karşılığını alabiliyorsunuz.

Kaplan Dublin ise dil eğitiminin kapsamını düşündüğümüzde yapabileceklerinin en iyisini yapıyor zaten. Hocalar ve tüm çalışanlar gayet sıcakkanlı ve iletişime açık insanlar. Herkes kapısı açık çalışıyor. İstediğiniz kişiyle doğrudan görüşebiliyorsunuz. Hepimizin temel gitme sebebi olan ''konuşma'' olayını bence burada çok güzel hallediyorsunuz. Benim dil seviyem orta seviyeydi gittiğimde. Dönmeme yakın advanced şekilde olmasa bile farklı insanlarla birbirinden ilginç konuları konuşabilecek düzeydeydim diyebilirim. Bunun dışında yurtdışında ailenizden ayrı bir şekilde haftalar geçirmek anlamında genel bir tedirginliğiniz varsa, buna hiç aldırış etmeyin bence. Bu kısım aşılıyor. Herkesin uyması gereken kurallar ve buna sahiden de uyuluyor.

Bu yazıyla gitmeyi düşünen arkadaşlara yardımcı olabilmişimdir umarım. Ayrıca kendisiyle iletişime geçtikten sonra programın her bir detayıyla içtenlikle ilgilendiği için Volkan Bey’e de çok teşekkür ederim, sırada Amerika vizesi var ☺